Onur Elkin
Uzman Klinik Psikolog / Bireysel Danışman
2012-2016 yılları arasında Psikoloji bölümünde lisans eğitimini tamamladıktan sonra aynı üniversitede Klinik Psikoloji Tezli Yüksek Lisans Programını “Üniversite Öğrencilerindeki Anksiyete, Stres, Yaşam Doyumu Düzeyleri Ve İlişkili Değişkenlerin Kız Ve Erkek Öğrenciler Arasında Karşılaştırması” konusunda yazdığı tez ile tamamlayarak “Uzman Klinik Psikolog” unvanını kazanmıştır. Yüksek Lisans eğitimi sırasında çeşitli hastane ve danışmanlık merkezlerinde, psikoloji alanında İdari Koordinatörlük yapmıştır. Yüksek Lisans eğitimi sonrasında ise 450 saatlik “Aile Danışmanlığı Eğitimi” alarak bu alanda da yetkinlik kazanmıştır.Elkin, aynı zamanda Türk Psikologlar Derneği üyesidir.
Çalışmakta olduğu alanlar; bireysel ergen ve yetişkinlerdir. Aldığı eğitimler ve süpervizyonlar doğrultusunda; Şema Terapi, Dinamik Psikoterapi, Destekleyici Dinamik Psikoterapi ve Bütüncül Terapi yöntemlerinden ve yaklaşımlarından danışanın ihtiyacına bağlı olarak yararlanmaktadır.
Uzman Klinik Psikolog Onur Elkin, şu anda Beylikdüzü’nde bulunan kliniğinde ve Özel bir hastanede danışan kabul etmektedir. Bunun yanı sıra aşağıdaki şirketlere de kurumsal psikolojik danışmanlık hizmeti vermektedir.
Yöntem ve Yaklaşımlar
Bilişsel Yöntem
Bilişsel yaklaşım, işlevsel olmayan düşüncelerin kişinin psikolojik sağlığını ve davranışlarını olumsuz
yönde etkilediğini ileri sürmektedir. Bu yaklaşıma göre, bir davranışa veya duyguya neden olan şey altta
yatan düşüncelerdir. Bu yöntem ile çarpıtılmış veya işlevsel olmayan düşüncelerin çeşitli tekniklerle
değiştirilmesi vasıtasıyla kişinin duygularının ve buna bağlı olarak da davranışlarının değişmesi mümkün
olmaktadır.
Şema Terapi
Şema terapi, Jeffrey E. Young tarafından geliştirilmiş olan bir psikoterapi yöntemidir. Şema terapi
çocukluk döneminde ortaya çıkan, değişime direnç gösteren psikolojik bozuklukların açıklanması, tespit
edilmesi ve tedavisi için kullanılmaktadır. Şema terapi, bireylerin yaşadıkları psikolojik sorunların
kökeninde olan, karşılanmamış ihtiyaçlarının ne olduğunu ve bu ihtiyaçları temsil eden şemalarını
belirlemeyi ve bu sorunlara karşı baş etme yöntemlerini geliştirmeyi hedeflemektedir. Terapi süreci
sona erdikten sonra, bireylerin olumsuz şemalar ile nasıl baş edeceğini öğrenmiş olması
amaçlanmaktadır.
Çözüm Odaklı Yaklaşım
Çözüm odaklı yaklaşımda, problemler yerine çözümlere odaklanılır. Çözüm, danışanın kendinden
kaynak alır ve bu durum danışanın özgüvenine olumlu bir etki yaratır. Kişinin şu ana kadar hiç
denemediği ve yapamadığı ile değil, geçmişteki başarıları ile ilgilenir. Bireyler genelde kendileri için
olumlu olanı değil olumsuz olanı görme eğilimindedirler. Bu yaklaşımda danışanlara daha önceden fark
etmedikleri olumlu yönleri ve güçleri fark ettirilir. Bu yaklaşımda danışman bireylerin kendi hedeflerini
belirlemesine yardımcı olur.
Psikodinamik Yaklaşım
Psikodinamik yaklaşım, psikanalitik kuramı baz almaktadır. Bu yaklaşımda, uzman ve tarafsız bir
gözlemci konumunu koruyarak danışanların bilinçdışı motivasyonlarını fark etmelerine yardım etmeye
çalışır. Kişinin kendini daha iyi tanımasına ve sorunlarının altında yatan temel dinamikleri anlamasına
odaklanır. Yaklaşım; kişinin takıntı ve saplantıları, korku ve kaygıları, çatışmalara yönelik savunmaları
ve ilişki düzenekleri üzerine kuruludur. Danışan ve uzman arasındaki ilişki, kişinin kendi kendisini
baltalayıcı içsel süreçlerini ve hareketlerini araştırmak için bir alan olarak kullanır. Bu ilişki, süregelen
karşılıklı bir duygusal düzenleme işlevine hizmet eder ve bu yolla değişimin yolunu açar. Bu süreç,
kişinin kendi seçimlerini yapabilmesini ve yaşamını daha etkin yönetebilmesini olanaklı kılar.